Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kopenhag değil, Ankara kriterleriyle Avrupa'ya açılırız
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Federal Cumhuriyeti Başbakanı Friedrich Merz ile ortak basın toplantısında konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB üyelik sürecine ilişkin 'Kopenhag kriterleri' vurgusuna karşılık, 'Bizim de Ankara kriterlerimiz var, bu kriterlerle Avrupa'ya ve dünyaya açılırız' dedi.
Almanya Federal Cumhuriyeti Başbakanı Friedrich Merz, bugün Ankara’ya geldi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Başbakanı Friedrich Merz’i Beştepe’de düzenlenen tören ile karşıladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Almanya Başbakanı Friedrich Merz ile ortak basın toplantısı düzenledi.
"Ankara kriterleri ile Avrupa ve dünyaya açılırız"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB üyelik müzakerelerine ilişkin, "Kopenhag Kriterleri noktasında Türkiye'ye yaklaşılıyorsa bizim de karşısında Ankara kriterlerimiz vardır. Ankara kriterleri ile Avrupa ve dünyaya açılırız" değerlendirmesinde bulundu.
İBB'ye yönelik soruşturmalara ilişkin soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hangi makamda olursanız olun hukuku ayaklar altına alırsanız yargı devletinde yargı makamları ne gerekiyorsa yapmak zorundadır" yanıtını verdi.
Erdoğan’dan AB’ye tam üyelik mesajı
Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:
“Sayın Şansölye, kıymetli heyet üyeleri, değerli basın mensupları, sizleri en kalbi duygularımla saygıyla selamlıyorum. Şansölye sıfatıyla ülkemize ilk ziyaretini gerçekleştiren Sayın Merz ve heyetini ülkemizde ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Bir defa da sizlerin huzurunda kendilerine hoş geldiniz diyorum.
Bugün yaptığımız görüşmelerde iki yakın NATO müttefiki olarak ortak çıkarlarımız zemininde ikili ilişkilerimizi ve uluslararası meseleleri ele aldık. Ayrıca stratejik hedef olarak gördüğümüz Avrupa Birliği'ne tam üyeliğimiz noktasında kendilerinden beklentilerimizi ifade ettik. Türkiye'nin bu konuda sergilediği kararlı iradenin birlik nezdinde hak ettiği karşılığı görmesi durumunda çok kısa sürede ciddi mesafe alabiliriz. Bölgemizde ve dünyada yaşanan gelişmelere bakıldığında Türkiye-Birlik ilişkilerinin stratejik öneminin daha iyi anlaşılacağına inanıyorum.
Bugün Batı Almanya ile ülkemiz arasında imzalanan iş gücü anlaşmasının 64. yıl dönümünü idrak ediyoruz. Bundan tam 64 sene önce ellerinde bavulları, kalplerinde sıla hasretiyle Almanya'ya giden kardeşlerimiz bugün 3,5 milyona varan nüfuslarıyla Almanya'nın kalkınmasına her alanda büyük katkı sundular. Değerli dostumla görüşmemizde Almanya'da yaşayan Türk toplumunun ortak değerimiz ve zenginliğimiz olduğunu bir kez daha teyit ettik. Almanya'daki kardeşlerimizin yıllara sari kazanımlarının korunmasına verdiğimiz önemin altını çizdim.
“Desteğimiz bakidir”
Bu çerçevede son yıllarda Avrupa'da artışı bir türlü engellenemeyen yer yer ırkçılığa varan yabancı düşmanlığı ve İslam karşıtlığıyla mücadeleye atfettiğimiz ehemmiyeti vurguladım. Yurt dışındaki kardeşlerimizin kültürlerini, kimliklerini ve kadim değerlerini muhafaza ederek bulundukları ülkelere entegrasyonunu hep destekledik. Bundan sonra da desteğimiz bakidir.
“Ticaret hacmimizi 60 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz”
Kıymetli basın mensupları, Türkiye ile Almanya arasındaki müstesna ekonomik ve ticari ilişkiler ise olumlu seyrini sürdürüyor. Almanya, Türkiye'nin Avrupa'daki en büyük ticaret ortağı. 50 milyar dolara ulaşan ticaret hacmimizi yakın vadede 60 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Bu minvalde gerek ticaretimizi gerek müşterek yatırımları bir üst seviyeye taşıyacak savunma işbirliği konusunu Sayın Şansölye ile değerlendirdik.
Erdoğan’dan Eurofighter açıklaması
Avrupa'da değişen güvenlik koşulları ışığında savunma sanayi ürünlerinin tedarikinde geçmişte yaşanan sıkıntıları geride bırakarak ortak projelere odaklanmamız gerekiyor. Eurofighter uçaklarının temin süreci gibi Almanya'nın son dönemde bu alanda attığı olumlu adımları memnuniyetle karşılıyoruz. Türkiye'nin savunma sanayi alanında yakaladığı ivme dikkate alındığında Almanya ile çok geniş işbirliği imkanlarına sahip olduğumuz görülüyor. Kazan-kazan anlayışı temelinde bu işbirliğini daha da güçlendirebiliriz.
Değerli arkadaşlar, bugün ayrıca terörle mücadeledeki beklentilerimizi de değerli dostumla paylaştım. Almanya'nın kamu güvenliği bakımından da ciddi tehdit teşkil eden terör örgütleriyle ortak mücadelenin önemine dikkat çektim.
Bölgesel ve küresel meselelerde de fikir alışverişinde bulunduk. Türkiye olarak Gazze'deki soykırımı ilk günden itibaren uluslararası gündeme taşıdık. Ateşkesin sağlanması ve insani yardımların bölgeye ulaştırılması için yoğun çaba gösterdik. Bu mezalimin yeniden yaşanmamasına ve bölgede kalıcı barışın anahtarı olan iki devletli çözüme dair görüşlerimizi kendilerine aktardım. Evvela bölgeye yardımların kesintisiz ulaştırılması gibi yeniden yapılanma sürecinde de herkesin taşın altına elini koyması gerektiğini ifade ettim.
“10 Mart mutabakatının uygulanmasına büyük önem atfediyoruz”
Sayın Şansölye ile komşumuz Suriye'deki gelişmeleri de ele aldık. Devrimden bu yana geçen 11 ayda Cumhurbaşkanı Sayın Şara’nın liderliğinde Suriye, kalıcı barış, huzur ve ekonomik kalkınma yolunda ciddi ilerlemeler kaydetti. Yaptırımların kalkmasına paralel olarak bu sürecin daha da hızlanacağı inancındayız. Ülkenin toprak bütünlüğü ve birliğinin muhafazası suretiyle Suriye halkının tüm fertlerinin refah ve esenliği bizim için öncelikli hedeftir. Bu noktada 10 Mart mutabakatının uygulanmasına büyük önem atfediyor, bu yönde verilen mesajları dikkatle takip ediyoruz. Almanya'nın da Suriye konusunda bizimle eş güdüm içinde çalışmaya atfettiği önemin farkındayız.
Ukrayna-Rusya Savaşı konusunda da görüş alışverişimiz oldu. Savaşın adil ve kalıcı şekilde çözümü için diplomatik çabaların sürdürülmesini önemli görüyoruz.
Değerli basın mensupları, güçlü temellere ve çok katmanlı ilişki ağına sahip Türk-Alman işbirliğinin Avrupa'nın ve mücavir coğrafyalarımızın güvenliği için vazgeçilmez olduğunu bugün bir kez daha teyit etmiş olduk. Bu anlayışla Almanya ile yakın işbirliği içinde çalışmayı önümüzdeki dönemde de sürdüreceğiz. Sözlerimin sonunda değerli dostum Şansölye Merz ve heyetine ziyaretleri için tekrar teşekkür ediyor, toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum.”
"Türkiye'yi AB'de görmek istiyoruz”
Almanya Başbakanı Merz ise "Türkiye bizi meşgul eden tüm dış politika ve güvenlik konularında çok önemli bir aktör. Güvenlik politikaları alanında daha yakın işbirliği içinde olacağız" ifadelerini kullandı. Alman Başbakan Merz ise şunları söyledi:
Ukrayna savaşının en kısa zamanda sona ermesi gerektiği konusunda hemfikiriz. Başkan Trump geçen hafta Moskova'nın ateşkesi kabul etmesi, müzakereleri kabul etmesi gerektiğini; bunlar için mevcut cephe hattından hareket edilmesi gerektiğini söyledi. Rusya'yı müzakere masasına oturtma konusunda ilerleme kaydedeceğiz.
(Gazze'de) Rehinelerin serbest bırakılması ve ateşkesin ilerleme kaydetmesi çok iyi oldu. İlk defa kalıcı bir barış umudu var. Türkiye'nin imkânlarını kullanarak örneğin Hamas'ın silahsızlandırılması için etkisini kullanmasını temenni ediyoruz. Durum hâlâ kırılgan, son durum da bunu gösteriyor. Federal hükümet de barışın sürmesi için elinden geleni yapacak. İlk defa Alman subaylar, sivil askeri merkeze gönderildi İsrail'in güneyinde. Diplomatik olarak da bir temas grubunda çalışıyoruz. Gazze'deki durum çok çabuk düzelmeli ve Hamassız bir yönetim olmalı.
Ben ve federal hükümet olarak Türkiye'yi AB'de görmek istiyoruz. Yanında ve bu yolda ilerlemesini arzu ediyoruz. Ben Sayın Cumhurbaşkanı'na bu konuda bir Avrupa düzeyinde bir stratejik diyalog arzu ettiğimi ifade ettim. Koşul olarak Kopenhag kriterlerine değindik. Bu konuları ele almaya devam etmek istiyoruz."