Su Geleceğe Bırakacağımız En Büyük Mirastır
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut ARSLAN, en temel ve kaçınılmaz ihtiyaçlardan birisi
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut ARSLAN, en temel ve kaçınılmaz ihtiyaçlardan
birisi olan suyun, küresel ısınma, kaynakların kirletilmesi ve plansız
büyüme ile birlikte tükenmeye başladığını, kullanılabilir ve içilebilir
temiz suya erişim konusunda birtakım sorunların yaşandığını ve suyun
ticarileştirilmemesi gerektiğini belirterek, “Kullanılabilir ve
içilebilir temiz suya erişim temel insan hakkıdır. Su ticari bir meta
olmaktan çıkarılmalıdır. Su geleceğe bırakacağımız en büyük mirastır”
dedi.
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut ARSLAN, 22 Mart Dünya Su günü dolayısıyla
yaptığı açıklamada şu değerlendirmelerde bulundu:
“Her yıl milyonlarca insanın temiz su yerine sağlıksız suya bağlı
hastalıklardan yaşamını yitirdiği bir dünyada, suyun insan ve canlı
yaşamında ne kadar önemli ve öncelikli olduğu, son yıllarda yaşadığımız
koronavirüs salgını ile net bir şekilde anlaşılmıştır. Temizlik için
temel unsur olan su ve insan vücudu için bol su tüketimi çağrıları
salgınla mücadelede önemli bir yer tutmuştur. Bütün dünyanın mücadele
ettiği salgın, suyun bütün canlıların hayatını devam ettirebilmesi için
gerekli olan en temel ihtiyaçlardan birisi olduğunu ortaya koymuştur.
HAK-İŞ olarak suyu temel ve devredilemez bir insani hak olarak görüyor,
tüm dünyada suyun ticarileştirilmesine karşı çıkıyoruz. İnsanların ve
canlıların en temel ihtiyaçlarından birisi olan su hakkını savunmayı,
insanlığı, uygarlığı ve insanca yaşanabilirliği korumak olduğunu
yıllardır dile getiriyoruz. Çünkü geleceğimiz suyumuz kadardır.
HAK-İŞ olarak su sektöründeki özelleştirmelere karşı mücadele ediyoruz.
Suya yapılan yatırımlar eğitim ve sağlık altyapısını beraberinde
getirmekte ve kamu tarafından yerine getirilmesi gerekmektedir. Bu
nedenle su, bütün boyutlarıyla kamuda yer almalı, bütün su işletmeleri
mutlaka kamuya ait olmalıdır. Ulusal, bölgesel ve yerel düzeyde su
politikalarının belirlenmesi ve su kaynaklarının korunması konusunda
politikalar temel alınmalı ve geliştirilmelidir.
Küresel ısınma, kaynakların kirletilmesi, plansız büyüme ve su
kaynaklarının azalmasıyla kullanılabilir ve içilebilir temiz suya erişim
konusunda yaşanan sıkıntılar artmış, ‘su yoksulluğu’ kavramı ortaya
çıkmıştır. Bu durum, suyu ticari bir meta haline getirmiş ve sorun daha
büyük bir boyuta ulaşmıştır. Su, en temel insan hakkı ve hayatın özüdür.
Bu yüzden su, ticari bir meta olmaktan çıkarılmalıdır.
Ayrıca suyun, doğru kullanımı konusunda gereken bilincin oluşturulması,
tabiatın korunması, su konusundaki farkındalığın güçlendirilmesi, insan,
doğa ve su için herkesin gereken hassasiyeti göstermesi gerekmektedir.
Bu konuda eğitim ve öğretim yoluyla toplumumuzun çevre ve su bilincini
arttırmak, suyun doğru şekilde kullanımı ile ilgili bilinç oluşturmak ve
doğayı korumak için gerekli çalışmaların hayata geçirilmesini
bekliyoruz.
Unutulmamalıdır ki; “Su” canlı hayatın olmazsa olmazıdır. Suya yapılan
her müdahaleyi insana, doğaya ve hayata karşı işlenmiş bir suç olarak
görüyoruz. HAK-İŞ Konfederasyonu olarak herkesi su konusunda duyarlı
olmaya çağırıyoruz. Çünkü su geleceğe bırakacağımız en büyük mirastır.” (Millet Haber Ajansı)