TİKA Başkanı Eren: Gıda Sistemlerinin Dönüşümünde Paylaşım ve Ortaklık Esas Alınmalı

TAKİP ET

TİKA Başkanı Abdullah Eren, FAO ve TİKA iş birliğinde Ankara'da düzenlenen 'Tarım-Gıda Sistemlerinin Dönüşümüne Yönelik Güney-Güney ve Üçlü İş Birliği Fırsatları' panelinde, Türkiye'nin gıda sistemlerine insan odaklı ve iklim dostu projelerle katkı sağladığını vurgulayarak, 'TİKA modeli, yardımdan çok paylaşımı, donörlükten çok ortaklığı esas alır' dedi.

(MHA) Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) iş birliğinde, 2025 Dünya Gıda Günü kapsamında “Türkiye’nin Tarım-Gıda Sistemlerinin Dönüşümüne Yönelik Ulusal Çabalarını Desteklemede Güney-Güney ve Üçlü İş Birliği Fırsatları” başlıklı panel Ankara’da düzenlendi.

Etkinlikte, FAO Türkiye Temsilci Yardımcısı Dr. Ayşegül SELIŞIK, T.C.Tarım ve Orman Bakanlığı, AB ve Dış İlişkiler Genel Müdürü Ferhat ÇOLAK, T.C. Dışişleri Bakanlığı Uluslararası Ekonomik İşler Genel Müdürü Büyükelçi Aylin SEKİZKÖK, TİKA Başkanı Abdullah Eren konuştu.

FAO Türkiye Temsilci Yardımcısı Selişik: 720 milyon insan açlıkla mücadele ediyor

FAO Türkiye Temsilci Yardımcısı Dr. Ayşegül Selişik’in açılış konuşmasıyla başlayan panelde, küresel açlık sorunu, tarım-gıda sistemlerindeki dönüşüm ihtiyacı ve Türkiye’nin bu alandaki uluslararası katkıları ele alındı.

Dr. Ayşegül Selişik konuşmasında, dünya genelinde açlık ve yetersiz beslenme sorunlarının giderek derinleştiğine dikkat çekerek, “Son raporlarımıza göre dünyada 720 milyon insan açlıkla mücadele ediyor. 2.6 milyar kişi ise sağlıklı beslenmeye yetecek maddi imkana sahip değil” dedi.

Ayrıca, çatışmalar ve iklim krizlerinin gıda sistemleri üzerindeki etkisine vurgu yapan Selişik, “Bugün yaklaşık 140 milyon insan çatışmalar nedeniyle akut gıda güvensizliği yaşıyor. Bu rakamlar, mevcut tarım-gıda sistemlerimizin artık sürdürülebilir olmadığını ve kapsamlı bir dönüşümün kaçınılmaz olduğunu gösteriyor” ifadelerini kullandı.

“Güney-Güney İş Birliği güçlü bir model”

Selişik, Güney-Güney ve Üçlü İş Birliği modellerinin önemine değinerek, bu iş birliğinin yalnızca hükümetler düzeyinde değil, uluslararası kuruluşlar ve sivil toplumla birlikte yürütüldüğünde daha etkili sonuçlar verdiğini belirtti.

Bu bağlamda, TİKA’nın Afrika ve Orta Asya’daki projeleri ile FAO-Türkiye Ortaklık Programı örnek gösterildi. “Türkiye’nin tarım alanındaki bilgi birikimi ve tecrübesi, bu programlarla diğer ülkelere aktarılıyor. Şu anda ikinci fazda 21 proje yürütülüyor ve bu projeler Türkiye'nin uluslararası görünürlüğüne de katkı sağlıyor” ifadelerini kullandı.

Dr. Selişik sözlerini, “Gıda güvenliği sadece teknik bir konu değil, insani bir sorumluluktur. Dayanışma ve bilgi paylaşımıyla daha adil, dirençli ve sürdürülebilir gıda sistemleri kurabiliriz” diyerek tamamladı.

“Daha iyi gıda ve daha iyi bir gelecek için el ele”

Konuşmasına, FAO’nun 80. kuruluş yıl dönümünü ve Dünya Gıda Günü’nü kutlayarak başlayan TİKA Başkanı Abdullah Eren, “Bu önemli etkinlikte sizlerle bir arada olmaktan büyük memnuniyet duyuyorum. Panelin düzenlenmesinde emeği geçen FAO Orta Asya Alt Bölge Ofisi ve Türkiye Temsilciliği’ne teşekkür ederim” dedi.

Bu yılın teması olan “Daha İyi Gıda ve Daha İyi Bir Gelecek İçin El Ele” ifadesinin, küresel düzeyde artan iklim değişikliği, gıda güvencesizliği ve doğal kaynakların tükenmesi gibi sınamalara karşı kolektif hareketin önemini vurguladığını belirten Eren, gıda sistemlerinin dönüşümünün kaçınılmaz hale geldiğini söyledi.

“Türkiye'nin gıda sistemlerine yaklaşımı üç temel eksende”

Türkiye’nin gıda sistemleri dönüşümünü üç temel eksen üzerinden ele aldığını belirten Eren, “Gıda güvenliği ve sağlıklı gıdaya erişimin güçlendirilmesi, doğal kaynakların korunması ve sürdürülebilir tarım uygulamalarının yaygınlaştırılması, uluslararası işbirliği yoluyla dayanışmanın artırılması” olarak sıraladı.

TİKA’dan çok yönlü ve kapsayıcı projeler

TİKA olarak tarım ve gıda alanında geniş bir coğrafyada çeşitli projeler yürüttüklerini aktaran Eren, Somali’de damızlık piliç üretiminden Bangladeş’te iklim dostu tarım uygulamalarına, Orta Asya’da çekirgeyle mücadeleden Balkanlar’da arıcılık projelerine kadar birçok alanda sürdürülebilir üretim modelleri geliştirdiklerini söyledi.

Afrika’daki kadın odaklı bahçecilik projeleriyle kırsal üretimi desteklediklerini, Asya’da ise iklim dostu tarım tekniklerini yaygınlaştırdıklarını belirten Eren, “Bu projelerin merkezinde insan odaklı kalkınma anlayışımız ve Güney-Güney ve Üçlü İşbirliği (SSTC) vizyonumuz yer alıyor. TİKA modeli, yardımdan çok paylaşımı, donörlükten çok ortaklığı esas alır” ifadelerini kullandı.

“İklim Eylem Programı” devrede

TİKA’nın bu yıl başlattığı “İklim Eylem Programı” hakkında da bilgi veren Eren, tarım ve gıda projelerini iklim dostu bir çerçeveye oturttuklarını ve bu kapsamda su yönetimi, toprak sağlığı, iklime uyumlu üretim teknikleri ve yenilenebilir enerji kullanımına öncelik verdiklerini söyledi.

Bu projelerin Türkiye’nin iklim diplomasisi anlayışını sahaya yansıttığını vurgulayan Eren, FAO’nun gıda sistemleri dönüşüm hedefiyle de örtüştüğünü ifade etti.

FAO ile iş birliği artacak

Panelin sadece bir fikir alışverişi platformu değil, aynı zamanda ortak bir taahhüdün ifadesi olduğunu dile getiren Eren, FAO ile Güney-Güney ve Üçlü İşbirliği çerçevesinde gıda sistemleri, arazi bozunumu ve iklim dayanıklılığı konularında yeni ortak projeler geliştirmeye kararlı olduklarını vurguladı.

“İnsan onurunu merkeze alan anlayışla devam edeceğiz” 

Konuşmasının sonunda, Türkiye’nin küresel dayanışmayı artırma ve gıda sistemlerinin dönüşümüne katkı sağlama kararlılığını yineleyen Eren, “TİKA olarak insan onurunu merkeze alan, sürdürülebilir ve kapsayıcı bir yaklaşımı kararlılıkla sürdüreceğiz. Daha iyi gıda ve daha iyi bir gelecek hedefi için hep birlikte çalışacağımıza olan inancımı bir kez daha vurguluyorum” diyerek sözlerini tamamladı.

Türkiye’nin tarımsal deneyimi küresel faydaya dönüşüyor

Panelde, 2006 yılında imzalanan Ev Sahibi Ülke Anlaşması kapsamında Türkiye’nin FAO’ya sağladığı 10 milyon dolarlık destekle oluşturulan FAO-Türkiye Ortaklık Programı kapsamında bugüne kadar 49 projenin hayata geçirildiği belirtildi.

TİKA’nın da yürütme komitesinde yer aldığı ve saha uygulamalarına aktif olarak katkı sunduğu projelerin, özellikle Orta Asya ülkelerinde tarımsal kapasitenin geliştirilmesine katkı sağladığı vurgulandı.

Daha iyi bir gelecek için el ele

“Daha İyi Bir Gelecek İçin El Ele” temasıyla gerçekleştirilen panel, iş birliğinin ve dayanışmanın küresel gıda krizlerine karşı en güçlü yanıt olduğuna dikkat çekerek sona erdi.

Millet Haber Ajansı/ Ankara