Destici " PKK'nın Uzantılarıyla Aynı Masaya Oturmayın"

Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici İl Başkanları toplantısı öncesinde gündemi değerlendirdi.

Destici konuşmasında şu başlıklara yer verdi:

“Dün, deprem bölgesinde, Kahramanmaraş’ta, Jandarma Pilot Kıdemli Albay Oğuzhan Adalıoğlu'nun, helikopteri kalkış için yönlendirdiği esnada, pervanenin çarpması sonucu şehit düştüğü haberini aldım.

Ayrıca, Pençe-Kilit operasyonu bölgesinde yaralanan Piyade Sözleşmeli Er Adem Avunan'ın, tedavi gördüğü Ankara'daki hastanede şehit olduğunu, cenazesinin memleketi Bingöl'ün Genç ilçesine bağlı Bayırlı köyü Küçük mezrasında toprağa verildiğini öğrendim.

Her iki askerimize, kahraman subayımıza ve sözleşmeli erimize, Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum.

Ailelerine, Türk Silahlı Kuvvetleri’mize ve aziz milletimize sabır ve başsağlığı diliyorum.

Destici “ Depremde kaybettiğimiz Adıyaman İl Başkanımız Nihat Komşu’yu da ayrıca ve yeniden rahmetle yad ediyorum” dedi.

BBP Genel Başkanı Destici “ Türkiye’nin her yerinden, partimizin ve Alperen Ocaklarımızın mensupları, binlerce arkadaşımız, depremden etkilenen ilçelerimizde, önce arama kurtarma, sonrasında yardım faaliyetlerini yürütüyorlar.

Dün de yine çalışmaları yerinde görmek ve vatandaşlarımızla buluşmak için Diyarbakır’daydım.

Depremde evleri yıkılan vatandaşlarımızın geçici olarak barındıkları çadırkentte vatandaşlarımızla birlikte olduk, onların sorunlarını dinledik.

AFAD, Kızılay ve diğer yardım kuruluşlarının hizmet noktalarında incelemelerde bulunduk.

Bölgede görev yapan emniyet mensuplarımızla bir araya geldik.

Sur bölgesinde, Diyarbakır Fatih Paşa Camii ve Hz. Süleyman camii avlusunda vatandaşlarımızla sohbet ettik.

Valiliği ziyaretimizde ise afetzedelere yönelik çalışmalar hakkında bilgi aldık.

Yardımların yanı sıra, bu ziyaretleri de çok önemi buluyorum.

Depremden etkilenen vatandaşlarımızın, “yardımlar” kadar, “yanlarında olmamıza” da ihtiyaçları var.

Devletimiz de afetzedelerimizin yanında, biz de yanlarındayız.

Yanlarında olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

DESTİCİ’NİN HEDEFİNDE MİLLET İTTİFAKI VARDI

Dün, Diyarbakır’da, PKK terör örgütü tarafından kaçırılan çocuklarına kavuşmak için, HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde evlat nöbeti tutan Diyarbakır Anneleri’ni ziyaret edip, direnişlerinin ve umut bekleyişlerinin 1282. Gününde, onlara destek vererek, Dünya Kadınlar Günü öncesinde yanlarında olduk.

Türkiye’de her şeyi, ama her şeyi istismar eden; “evrensel insani değerler” maskesiyle, Türkiye’nin ve Türk Milleti’nin varlığına savaş açmış terör örgütlerinin avukatlığını yapan;

Türkiye’nin düşmanlarının, Türkiye’deki emel ve menfaatlerinin bekçi köpekliğini yapma heves ve hayaliyle, milletimize ait bütün değerlere düşmanlık eden; devlet ve millet düşmanlığını “hedef” ve “söylem”lerinin merkezine koyanların; onların işbirlikçilerinin, muhtemel ve müstakbel ortaklarının, Diyarbakır Anneleriyle ilgili sessizliklerini ve ikiyüzlülüklerini de ayrıca kınıyorum.

6’LI MASADA BİRBİRLERİNE GÜVENSİZLER

Meral Hanım’ın, Sayın Kılıçdaroğlu’nun adaylığına itiraz ederek masayı terk ettiğini açıklamasının ardından, hakkında yazılan ve söylenenler utanç vericiydi.

Hakaretlerin sahipleri, bugün için de yazıp söyledikleri konusunda hata ettiklerini değil, bilakis ilk günkü kanaatlerinde haklı çıktıklarını  ifade ediyorlar.

Yaşanan ilk problemde, birbirleri hakkındaki duygu ve düşünceleri, bütün açıklığıyla ortaya saçılmış oldu.

Ortaya çıkan tablo benim için de sürpriz olmadı, vatandaşlarımızın için de sürpriz olmadığını zannediyorum.

İtiraz, 6’lı masanın diğer ortaklarından birinden gelseydi, her birine, ne tür hakaretlerin yapılacağını, haklarında hangi cümlelerin kullanılacağını, hangi argümanlarla hakaret edileceğini, az çok hepimiz biliyoruz.

İlginç ama bizce yine sürpriz olmayan gelişmelerden biri, Sayın Kılıçdaroğlu’nun, yaşadıkları kriz henüz devam ederken, alelacele “marjinal” “sol” iki partiyle arka arkaya görüşmesi ve hemen akabinde HDP’den gelen görüşme talebiydi.

HDP’nin talebine, sonrasında Saadet Partisi temsilcisi “özgürlük” ve “adalet” kelimeleriyle yeşil ışık yakarken, Akşener de kendilerinin görüşmeyeceğini ama CHP’nin görüşmesinde bir sakınca görmediğini söyledi.

*

Dikkat çektiğimiz ikinci konu Türkiye’nin maruz kaldığı güvenlik riskiydi.

Herkese buradan bir soru sormak istiyorum:

Son dönemde, ABD’yle; doğrudan ilişkiler, Ege ve Akdeniz, Suriye, Ermenistan, NATO’nun genişlemesi, Rusya-Ukrayna Savaşı gibi konularda; sayısız kez karşı karşıya geldik.

6 siyasi partinin ve HDP’nin, ABD’ye, ABD’nin politikalarına ve Türkiye’ye yönelik hamlelerine karşı herhangi bir itirazını hatırlıyor musunuz?

Ben hatırlamıyorum!

Bir şey dikkatinizi çekti mi?

Meral Akşener’in 6’lı Masa’dan ayrılması ve tekrar geri dönmesi sürecinde; ABD kontrolündeki dış basının, internette yayın yapan FETÖ sözcülerinin ve PKK’nın; neler yazdığına, Türkiye’yi hangi istikamete sürüklemeye çalıştıklarına dikkat ettiniz mi?

Hepsini takip ediyor, hepsinin niyetlerini de seçimler üzerinden Türkiye’yle ilgili, Türk Milleti’yle ilgili, Türkiye’nin sınırlarıyla ilgili yaptıkları planları da gerçek yüzlerini de biliyoruz.

Hepsinin heveslerini kursaklarında bırakacağız.

Çok çalışacak, milletimize gerçekleri anlatacak, teşkilatlarımızla ve elbette milletimizle birlikte, tümünü yeneceğiz.