Zorlu, toplantının açılış konuşmasında, Türkiye Yüzyılı vizyonunun önemli ayaklarından birinin Türk Dünyası ile ilişkilerin kurumsal ve çok yönlü hale getirilmesi olduğunu belirterek, bu kapsamda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde kurulan Türk Devletleri ile İlişkiler Başkanlığının “Türk Dünyası Yüzyılı” vizyonunun en önemli siyasi adımlarından biri olduğunu ifade etti.
15 kurumla stratejik iş birliği adımı
Toplantıda, Türk Dünyasıyla doğrudan ilişkili 15 kamu kurumu ve kuruluşuyla daha bütüncül, stratejik ve koordineli bir yapı oluşturmak için ilk adım atıldı. Zorlu, bu yapının kurulmasının bir milat niteliğinde olduğunu vurguladı.
"Amacımız, Türkiye’de Türk Dünyası alanında çalışan kamu kurumlarımız arasında daha yakın eşgüdüm sağlamak, kaynakların etkin kullanımını temin etmek ve ortak projeler etrafında birleşmektir" diyen Zorlu, iş birliğinin ilerleyen süreçte daha geniş bir yapıya dönüşeceğini belirtti.
Ekonomik ve siyasi bağlar güçleniyor
Zorlu, Türk Devletleri Teşkilatı çatısı altında güçlenen dayanışma ruhunun küresel ölçekte etki oluşturduğunu söyledi. 2024 yılı itibarıyla Türk Devletleri'nin toplam ekonomik büyüklüğünün 2,1 trilyon dolara ulaştığını, 2030'da ise bu rakamın 3 trilyon doları aşmasının beklendiğini ifade etti. Zorlu, Türk Devletleri arasındaki dış ticaret hacminin 70 milyar doları geçtiğini, Türkiye’nin bu ülkelerle ticaret hacmini 14 kat artırarak 26 milyar dolara taşıdığını da sözlerine ekledi. Ayrıca, 2002 yılında hiç bulunmayan Türk devletleri sermayeli şirket sayısının 2025 itibarıyla 5.405’e ulaştığı bilgisi paylaşıldı.
“Terörsüz Türkiye” vurgusu
Konuşmasında güvenlik başlığının da altını çizen Zorlu, “Terörsüz Türkiye” hedefinin yalnızca ülke güvenliği için değil, Türk Dünyası ile kurulacak sürdürülebilir ortaklıklar açısından da büyük önem taşıdığını belirtti. Türkiye’nin bu mücadeledeki kararlılığının, ortak güvenlik vizyonunun temelini oluşturduğunu söyledi.
“Tarihi sorumluluğumuzun bilincindeyiz”
Zorlu, toplantının sonunda tüm kamu kurumlarından, bu vizyonu kendi faaliyet alanlarına taşımalarını, ortak akla dayalı stratejilerle Türk Dünyası projelerini hayata geçirmelerini beklediklerini dile getirdi.
“Ortak tarihimize, dilimize, kültürümüze ve geleceğimize sahip çıkmak, bize düşen tarihi bir sorumluluktur” diyen Zorlu, toplantının çıktılarının somut adımlara dönüşeceğine olan inancını paylaştı.
