Milli Savunma Bakanlığında düzenlenen haftalık basın bilgilendirme toplantısının ardından basın mensuplarının gündemdeki sorularına ilişkin açıklamalarda bulunuldu.
DHA'nın haberine göre, Yunanistan Savunma Bakanı Nikos Dendias'ın Türkiye'ye dair söylemlerinin sorulması üzerine Bakanlıktan, şu açıklama yapıldı:
"Komşumuz Yunanistan'ın askeri faaliyetleri dahil olmak üzere bölgemizdeki tüm gelişmeler tarafımızdan dikkatle ve yakından takip edilmektedir. Her zaman vurguladığımız gibi Ege Denizi dahil olmak üzere bölgemizin barış ve istikrar bölgesi olması ülkemizin temel önceliğidir. Bu doğrultuda üzerimize düşen sorumlulukları yerine getiriyoruz. Beklentimiz, Yunanistan'ın da aynı yapıcı tutumu sergilemesidir. Bazı Yunan yetkililer tarafından yapılan gerginliği artırıcı eylem ve söylemler ile uluslararası anlaşmalara aykırı, gerçeklerden kopuk, hayalci açıklamalar, her iki ülke lideri arasındaki mutabakata dayalı oluşan olumlu atmosfere zarar vermekten başka bir işe yaramamaktadır. Türk Silahlı Kuvvetleri, kendisine tehdit oluşturmayan hiç kimse için tehdit değildir. Ancak ülkemize yönelebilecek her türlü tehdidi bertaraf edecek güç ve kararlılıktadır. Türkiye'yi hedef alan girişimlerin geçmişte sonuçsuz kaldığı gibi bugün ve gelecekte de başarıya ulaşamayacağını bir kez daha hatırlatıyoruz."
Karadeniz'de son durum
Bakanlık tarafından, Karadeniz'deki ticaret gemilerine yönelik saldırılar ve bölgedeki son durum üzerine sorulan sorular da yanıtladı.
Söz konusu sorulara ilişkin, şu açıklama yapıldı:
"Savaştan kaynaklı deniz tehditlerine karşı bölgesel sahiplik ilkemiz kapsamında tedbir ve inisiyatifler yürütmekteyiz. Ancak her ne kadar tedbirlerle denizden kaynaklanan tehditleri ve Karadeniz'deki güvenlik karmaşasını minimize etsek dahi istikrarlı ve güvenli bir deniz ortamı için kalıcı barış gerekmektedir. Bununla birlikte her halükarda özellikle deniz yetki alanlarımız ve kritik su altı ve üstü yapılarımızın güvenliği için gerekli tedbirleri almaya, deniz ve hava unsurlarımızla seyir, keşif ve gözetleme faaliyetleri icra etmeye ayrıca Mayın Karşı Tedbirleri Karadeniz Görev Grubu (MCM BLACK SEA) kapsamında faaliyetlerimizi sürdürmeye devam etmekteyiz."
"TSK'nın Paşalimanı Deniz Üssü'nden çekildiğine dair iddialara ilişkin açıklama"
Türkiye'nin Paşalimanı Deniz Üssü'nden çekildiğine dair iddialara ilişkin ise, "Söz konusu iddia gerçeği yansıtmamaktadır. Halihazırda lojistik, teknik ve eğitim öğretim alanlarında işbirliğini geliştirmek maksadıyla Paşalimanı Vlore Arnavutluk'ta bulunan Deniz Kuvvetleri Komutanlığımızın Arnavutluk Ekip Başkanlığı faaliyetlerine devam etmektedir" denildi.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) terörle mücadelesini ve hudut güvenliğinde etkin tedbirler almayı kararlılıkla sürdürdüğünü vurgulayan Aktürk, şunları kaydetti:
"Son bir hafta içerisinde 2 PKK'lı terörist daha teslim olmuş, operasyon bölgelerinde mayın ve el yapımı patlayıcı ile mağara, sığınak ve barınak tespit ve imha çalışmalarına devam edilmiş, teröristlere ait ele geçirilen çok sayıda silah, mühimmat ve muhtelif malzeme kullanılamaz hale getirilmiş, Münbiç'te imha edilen 3 kilometre tünel ile Suriye harekat alanlarında imha edilen tünel uzunluğu 728 kilometre olmuştur."
Aktürk, hudut güvenliği faaliyetlerinin aralıksız sürdüğünü belirterek, "Hafta boyunca 1'i terör örgütü mensubu olmak üzere 257 şahıs yakalanmış, 1 Ocak'tan bugüne kadar yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısı 9 bin 256 olmuştur. Hafta içerisinde engellenen 1090 şahıs ile bu yıl içerisinde engellenen kişi sayısı da 60 bin 548'e ulaşmıştır." bilgisini paylaştı.
Gazze açıklaması
Tuğamiral Aktürk, bölgedeki gelişmelere ilişkin, şunları anlattı:
"İsrail, Batı Şeria ve Kudüs'teki saldırganlığına, Suriye ve Lübnan'ın istikrarsızlaştırılmasına yönelik yayılmacılığına devam etmektedir. Başta Birleşmiş Milletler olmak üzere uluslararası toplumun kararlı ve yaptırım gücü olan bir irade ortaya koyarak, İsrail'in bölgesel barış ve istikrarı tehdit eden eylemlerine yönelik adımlar atması gerektiğini bir kez daha ifade ediyoruz. Gazze'ye insani yardımların kesintisiz ve güvenli şekilde ulaştırılması, bölgedeki sivillerin acil ihtiyaçlarının karşılanması ve ateşkes koşullarının eksiksiz uygulanması bölgesel barış ve istikrar için elzemdir. Bu minvaldeki her türlü uluslararası girişime ve yapıcı çabaya desteğimiz devam edecektir."
Türkiye'nin, NATO'nun kuruluşundan bugüne kadar başarılı bir savunma ittifakı olduğunu, değerlerini ve sorumluluklarını paylaştığını belirten Aktürk, "Ülkemiz, İttifak'a katıldığı 1952'den bu yana üstlenmiş olduğu tüm görev ve misyonları başarı ile yerine getirmeye, NATO'nun aktif ve yapıcı bir üyesi olmaya devam etmektedir. Çok yönlü askeri faaliyetlerle ülkemizin tüm dünyada kabul gören etkin diplomasisi ve başat rolünün doğal bir sonucu olarak 2026 yılının temmuz ayında Ankara'da NATO Liderler Zirvesi düzenlenecek, zirve programı dahilinde Savunma Sanayii Forumu ve NATO Savunma Bakanları Toplantısı gerçekleştirilecektir." dedi.









